Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Ben Kimim? Alışkanlıklarım 

Yazının Giriş Tarihi: 17.09.2025 09:14
Yazının Güncellenme Tarihi: 17.09.2025 09:14

“Her gün kitap okuyorum.” Bu basit cümle kulağa sıradan bir alışkanlığı ifade ediyor gibi gelebilir. Ama işin aslı, bu tür davranışlar zamanla yalnızca bir rutin değil, bir kimliğe dönüşür: “Ben kitap okuyan biriyim.”

Psikolog James Clear, Atomic Habits kitabında bu dönüşüm sürecini çarpıcı bir şekilde özetliyor. Ona göre, alışkanlıklarımız yalnızca hayatımızı organize eden davranış kalıpları değil; benlik algımızın da yapı taşlarıdır. Bir alışkanlığı sürdürülebilir kılan şey, yalnızca tekrar etmek değil, aynı zamanda o davranışla kimliksel bir bağ kurmaktır. Yani alışkanlık, davranıştan kimliğe doğru evrildiğinde kalıcı hale gelir.

Psikolojik araştırmalar, alışkanlıkların beyindeki bazal ganglion adlı yapıyla ilişkili olduğunu gösteriyor. Bu bölge, tekrar eden davranışları zamanla otomatikleştirerek zihinsel enerjiden tasarruf sağlar. Bu yüzden her sabah kahvemizi nasıl yaptığımızı düşünmeyiz bile; çünkü artık o bir “biz” olmuştur. Ne var ki alışkanlıklar yalnızca otomatik tepkiler değildir. Davranışın sürekliliği, kişinin bu davranışı benimsemesiyle yakından ilişkilidir. 2010 yılında yayımlanan bir çalışmada (Lally ve arkadaşları, European Journal of Social Psychology),bir davranışın alışkanlık haline gelmesi için ortalama 66 gün tekrar edilmesi gerektiği ortaya konmuştur. Ama daha da önemlisi: Davranışı sürdüren bireylerde, zamanla benlik algısında değişim de gözlemlenmiştir.

Davranış psikolojisinin klasik yaklaşımı çoğunlukla dışsal motivasyonlara (ödül-ceza) odaklanır. Oysa James Clear’ın yaklaşımı çok daha derine iner: “Bir şeyi yapmak” değil, “o kişi olmak” esastır. Bu fark, davranış değişikliğinin kalıcılığı açısından kritiktir. Çünkü psikolojide bilinen bir ilkeye göre insan zihni, kendi kimlik algısıyla tutarlı davranma eğilimindedir. Bir davranışı benimsediğimizde, zihnimiz onu destekleyecek kararlar almaya yönelir. Bu da alışkanlığı sürdürülebilir kılar.

İlginçtir ki alışkanlıkların sadece davranışı değil, özsaygıyı da etkilediği bulunmuştur. Kişi sağlıklı, üretken ya da değerli bir davranışı tekrar ettikçe, bu davranışlar özsaygıyı besler. Çünkü zihin şöyle düşünür: “Ben bunu sürekli yapıyorum; o zaman ben değerli biriyim.” Bu bağlamda, iyi alışkanlıklar sadece yaşam kalitesini değil, benlik saygısını da inşa eder.

Günümüzde birçok insan yaşamını değiştirmek istiyor ama nereden başlayacağını bilemiyor. Belki de cevap çok basit: Küçük bir alışkanlık edinmek. Her gün beş sayfa kitap okumak. Her sabah 10 dakika yürümek. Günde bir kişiye nazik bir şey söylemek. Çünkü bu küçük davranışlar, zamanla kimliğimizin bir parçası haline geliyor. Ve sonunda şöyle diyoruz: “Ben okuyorum.” “Ben sağlıklıyım.” “Ben saygılı bir insanım.” İşte bu noktada artık sadece davranmıyoruz, var oluyoruz.

Alışkanlıklar sadece yapılacaklar listesi değildir. Onlar, benliğimizi şekillendiren küçük ama güçlü tuğlalardır. Her tekrarda, “kim olduğumuzu” biraz daha inşa ederiz. Bu yüzden alışkanlık edinmek, sadece bir yaşam biçimi kazanmak değil, kendimizi yeniden tanımlamaktır.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.