Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Türkiye Yeni Bir Eşik Aşıyor: Kadın ve Çocuk Güvenliği Devletin Kırmızı Çizgisi Oldu

Yazının Giriş Tarihi: 08.12.2025 14:11
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.12.2025 14:12

Türkiye, son yıllarda kadınlara ve çocuklara yönelik şiddet olaylarının yarattığı büyük toplumsal sarsıntıyla yüzleşirken, artık çok daha kararlı bir adım atma ihtiyacı duydu. Her gün haber bültenlerine yansıyan acı vakalar, adliye koridorlarında adalet arayan mağdurlar ve toplumun ortak vicdanında derin iz bırakan istismar olayları, meselenin bireysel bir trajediden çok daha fazlası olduğunu açık biçimde ortaya koyuyordu. Bu nedenle devlet, yıllardır tartışılan hukuki boşlukları tamamen ortadan kaldıran yeni bir düzenlemeyi yürürlüğe sokarak şiddete karşı tavizsiz bir dönem başlattı.

Yeni düzenlemeyle birlikte kadınlara ve çocuklara yönelik suçlarda iyi hâl indirimi, haksız tahrik indirimi veya alternatif ceza gibi uygulamaların tamamen kaldırılması, devletin bu konuda nasıl bir kararlılık sergilediğini net şekilde gösteriyor. Artık bu suçları işleyenler ne ceza indirimi alabilecek ne de hukuki açıkları kullanarak erken tahliye edilebilecek. Bu yaklaşım yalnızca cezaların sertleşmesi anlamına gelmiyor; aynı zamanda toplumun yıllardır beklediği adalet duygusunun karşılık bulduğunun da işareti olarak öne çıkıyor.

Ancak bu değişimin temeli sadece hukuki düzenlemelerle sınırlı değil. Toplumda kadının yerini güçlendirmeye yönelik yaygın sosyal çalışmalar, yeni dönemin en önemli yapı taşlarını oluşturuyor. Bu doğrultuda Emine Erdoğan’ın kadın odaklı projelere verdiği güçlü destek, kadınların hem sosyal hayatta hem de ekonomide daha görünür ve daha bağımsız hâle gelmesinde kritik bir rol oynadı. Kadın kooperatiflerinin teşvik edilmesi, üretici kadınların desteklenmesi, eğitim ve istihdam imkânlarının genişletilmesi gibi çalışmalar, binlerce kadının hayatında gerçek dönüşümler yarattı. Bu projeler, kadını güçlendirmenin şiddetle mücadelede en etkili yollardan biri olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor.

Şiddet mağduru kadınların korunmasında önemli bir yer tutan kadın sığınma evlerinin sayısının artması, Türkiye’nin bu alandaki mücadelesini sahaya taşıyan en somut adımlardan biri oldu. Sığınma evleri bugün yalnızca bir barınma imkânı sunmuyor; psikolojik destek, hukuki danışmanlık, meslek edindirme kursları ve sosyal uyum programlarıyla kadınların yeni bir hayata güvenle başlamasına imkân veriyor. Bu merkezler, “devlet yanımda” hissinin en güçlü temsilcisi hâline geldi.

Şiddetle mücadelede yalnızca kamu kurumlarının değil, medya ve dijital platformların da etkisi büyük. Bu noktada GAİN dijital platformunun Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi olan Aliye Ertuğrul’un kadın projelerine gösterdiği hassasiyet, farkındalık oluşturma açısından dikkat çekiyor. GAİN’de yayınlanan belgeseller, kısa filmler ve sosyal içerikler, şiddetin yalnızca bir hukuk meselesi değil; aynı zamanda bir bilinç problemi olduğunu hatırlatarak toplumsal duyarlılığı artırıyor. Dijital mecraların geniş kitlelere ulaşma gücü, değişimin hızlanmasında önemli bir rol oynuyor.

Bugün Türkiye, kadın ve çocuklara yönelik şiddetle mücadelesinde yeni bir eşiği aşmış durumda. Sertleşen cezalar, genişleyen sosyal destek mekanizmaları, artan sığınma evleri ve dijital platformların güçlenen duyarlılığı bir araya geldiğinde karşımıza çok net bir tablo çıkıyor: Türkiye, şiddeti yalnızca cezalandıran değil; kökünden yok etmeyi hedefleyen kapsamlı bir döneme girmiştir.

Bu süreç, yalnızca hukuki bir düzenleme değil; aynı zamanda bir ülkenin kendi vicdanını yeniden inşa etme çabasıdır.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.