“Adalet Kurumlarında Soğukkanlı Duruşun Önemi ve Akın Gürlek Üzerine Bir Değerlendirme”
Yazının Giriş Tarihi: 01.12.2025 12:41
Yazının Güncellenme Tarihi: 01.12.2025 12:42
Türkiye’de yargı sistemi, çoğu zaman kamuoyunun en yakından takip ettiği alanlardan biri olmayı sürdürüyor. Eleştirilerin, tartışmaların ve yoğun gündemin içinde, görev başındaki isimlerin sergilediği duruş ve sorumluluk bilinci daha da fazla önem kazanıyor. Bu çerçevede İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’in son dönemlerde kamuoyunun gündemine gelen süreçlerde gösterdiği sakin, kontrollü ve kurumsal çizgisi dikkat çekiyor.
Yargı makamlarının, özellikle de toplumsal hassasiyet taşıyan davaların merkezinde yer alan isimlerin, her türlü baskıya ve tartışmaya rağmen görevlerini tarafsızlık ve ciddiyetle yürütebilmesi; sadece hukuk sistemi açısından değil, toplumun adalete duyduğu güven açısından da büyük önem taşıyor. Gürlek’in, tüm tartışmaların içinden kişisel polemiklere kaymadan yürüttüğü resmi tavır, devlet kurumlarının işleyişine olan inancı güçlendiren bir örnek niteliği taşıyor.
Gerginliklerin, sert söylemlerin ve gündelik siyasetin yargı süreçlerine gölge düşürme riskinin bulunduğu dönemlerde; yargı mensuplarının olgun, sabırlı ve kurumsal çizgiye bağlı yol alışları hem hukuk güvenliği hem de demokratik toplum düzeni için kıymetlidir. Gürlek’in de bu noktada gösterdiği yaklaşım, tartışmalar arasında kaybolmak yerine görev tanımına odaklanan bir devlet adamlığı refleksi ortaya koyuyor.
Her kurum gibi, yargı da zaman zaman eleştirilebilir; ancak eleştirinin de takdirin de haklılık payı önemlidir. Bugün, görevini hukuki sınırlar içerisinde, soğukkanlı biçimde sürdüren kamu görevlilerinin varlığı, toplumun adalet duygusunu diri tutan en önemli unsurlardandır.
Tüm bu süreç, bize bir kez daha şunu hatırlatıyor:
Adalet yalnızca kararlarla değil, o kararların arkasındaki duruş, tavır ve ciddiyetle ayakta durur.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Ayşe Kök
“Adalet Kurumlarında Soğukkanlı Duruşun Önemi ve Akın Gürlek Üzerine Bir Değerlendirme”
Türkiye’de yargı sistemi, çoğu zaman kamuoyunun en yakından takip ettiği alanlardan biri olmayı sürdürüyor. Eleştirilerin, tartışmaların ve yoğun gündemin içinde, görev başındaki isimlerin sergilediği duruş ve sorumluluk bilinci daha da fazla önem kazanıyor. Bu çerçevede İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’in son dönemlerde kamuoyunun gündemine gelen süreçlerde gösterdiği sakin, kontrollü ve kurumsal çizgisi dikkat çekiyor.
Yargı makamlarının, özellikle de toplumsal hassasiyet taşıyan davaların merkezinde yer alan isimlerin, her türlü baskıya ve tartışmaya rağmen görevlerini tarafsızlık ve ciddiyetle yürütebilmesi; sadece hukuk sistemi açısından değil, toplumun adalete duyduğu güven açısından da büyük önem taşıyor. Gürlek’in, tüm tartışmaların içinden kişisel polemiklere kaymadan yürüttüğü resmi tavır, devlet kurumlarının işleyişine olan inancı güçlendiren bir örnek niteliği taşıyor.
Gerginliklerin, sert söylemlerin ve gündelik siyasetin yargı süreçlerine gölge düşürme riskinin bulunduğu dönemlerde; yargı mensuplarının olgun, sabırlı ve kurumsal çizgiye bağlı yol alışları hem hukuk güvenliği hem de demokratik toplum düzeni için kıymetlidir. Gürlek’in de bu noktada gösterdiği yaklaşım, tartışmalar arasında kaybolmak yerine görev tanımına odaklanan bir devlet adamlığı refleksi ortaya koyuyor.
Her kurum gibi, yargı da zaman zaman eleştirilebilir; ancak eleştirinin de takdirin de haklılık payı önemlidir. Bugün, görevini hukuki sınırlar içerisinde, soğukkanlı biçimde sürdüren kamu görevlilerinin varlığı, toplumun adalet duygusunu diri tutan en önemli unsurlardandır.
Tüm bu süreç, bize bir kez daha şunu hatırlatıyor:
Adalet yalnızca kararlarla değil, o kararların arkasındaki duruş, tavır ve ciddiyetle ayakta durur.