"Stres, dermatolojik hastalıkları da tetikliyor. "

Stres artık hayatımızın her köşesinde. Ancak bu stresle baş edemeyince bazı hastalıklar da beraberinde geliyor. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı'nda görevli Prof. Dr. Zekayi Kutlubay, stres ve hastalıklar arasında bağlantı olduğunu Breaking News Turkey’den Elif Tayhan’a belirterek, "Biz sizi iyileştiririz ama hastalığın ilerde tekrar etmemesi sizlerin elinde. Stresle başa çıkarsanız o hastalığın tekrarlama ihtimali azalıyor. Hastayı hem dermatolojik olarak hem de psikolojik açıdan tedavi etmelisiniz. Gerekirse hastayı psikolog ya da psikiyatriste yönlendirmelisiniz" dedi.
Stres bizi sadece duygusal olarak etkilemez. Aklınıza gelebilecek her türlü sağlık sorununun sebebi de olabilir. Yapılan araştırmalar stresin obezite, kalp hastalığı, alzheimer hastalığı, diyabet, depresyon, sindirim sistemi hastalıkları, dermatolojik hastalıklar ve daha birçok durum için riski artırdığını gösteriyor. Amerika'da bulunan insan kaynakları şirketi de son yıllarda en stresli meslekler hakkında bir araştırma yaptı. Araştırma sonunda 200'e yakın stresli meslek grubu tespit edildi. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı'nda görevli Prof. Dr. Zekayi Kutlubay, stres ve hastalıklar arasında bağlantı olduğunu belirterek, önemli uyarılarda bulundu. 
"POLİS VE ASKERLER İLK SIRADA"
Türkiye'deki en stresli meslek grupları hakkında konuşan Prof. Dr. Zekayi Kutlubay, "En stresli meslek gruplarına bakacak olursak ilk sırada asker ve polisler geliyor. Bunları sağlık çalışanları izliyor. Devamında gazeteciler, siyasetçiler, öğretmenler diye liste devam ediyor. Stresten kaynaklı maalesef pek çok hastalık meydana geliyor. Dermotolojide aslında üç binden fazla hastalık var ve bu hastalıkların yüzde 50'sinde stres, hastalığı şiddetlendiriyor. Vatandaşlar, sedef veya egzema hastalığının artması, vücuda yayılması, aknelerin artması, halk arasında kurdeşen denen bir hastalık var, bu hastalıkta saç derinizden tutun, ayak tabanınıza kadar her yeriniz kabarabiliyor, saç veya sakal kıran rahatsızlıkları, vitiligo gibi gibi nedenlerle bizlere gelebiliyor. Bu ve bunların dışında pek çok rahatsızlığın altında stres, depresyon var. Vücutta meydana gelen çıban, kıl kökü iltihaplarında, mantar hastalıklarında da az da olsa stresin rolü var" diye konuştu.
"SİZ KENDİNİZİN DOKTORU OLMALISINIZ"
Hastalara bazı önerilerde bulunduklarını ifade eden Kutlubay, "Hastalarımıza 'siz strese girince bu hastalık daha da şiddetleniyor" diyoruz ancak hastalık ilerledikçe kişi kendisini daha çok strese sokuyor. Bu durum kısır bir döngüye giriyor. Öncelikle siz kendinizin doktoru olmalısınız. İsterse vücudunuz sedef yaralarıyla kaplı olsun yeni çıkan akıllı tedavi yöntemleriyle biz sizi iyileştiririz. Belli bir süre zarfında iyileşirsiniz ama hastalığın ilerde tekrar etmemesi sizlerin elinde. Stresle başa çıkarsanız o hastalığın tekrarlama ihtimali azalıyor. Hastayı hem dermatolojik olarak hem de psikolojik açıdan tedavi etmelisiniz. Gerekirse hastayı psikolog ya da psikiyatriste yönlendirmelisiniz. Biz dermotolojiye başvuran hastalarımızın çoğunu psikiyatriste gönderiyoruz. Bir destek almalarını tavsiye ediyoruz. Bize gelen hastaların çoğu psikiyatrik ilaçlardan birini kullanıyor oluyor" dedi.
DERİYİ DOĞRU NEMLENDİRMEK ÖNEMLİ
Dermatolojik hastalıklarının çoğunun birkaç faktöre bağlı olarak meydana geldiğini belirten Kutlubay, bunda da en önemlisinin genetik faktörler olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Zekayi Kutlubay, "Bunun dışında çevresel faktörler, hava kirliliği, güneşin zararlı ışınları, virüsler de çok etkilidir. Ayrıca doğru ve dengeli beslenme, dengeli uyku, deriyi nemlendirmek gerekiyor. Deriyi doğru nemlendirmek kadınlar için kırışıklıkların da ortaya çıkmasını engeller, dermatolojik rahatsızlıkların şiddetlenmesini, kaşıntının artmasını engeller. Bu nedenle hastalara bunları da öneriyoruz" ifadelerini kullandı.