Avukatlardan, Büyük Savunma Yürüyüşü

Avukatlar, 27 Nisan (Bugün) Ankara'da gerçekleştirecekleri "Büyük Savunma Yürüyüşü"ne hazırlanıyor. Yürüyüş öncesi açıklama yapan Rize Barosu eski Başkanı Avukat Hüseyin Karaahmetoğlu, "Bu yürüyüşün çok doğru olduğunu düşünüyorum.  Avukatlık mesleğini itibarsızlaştırma şeklinde gizli bir kampanyanın olduğunu görüyoruz" dedi.
Avukatlar, 27 Nisan'da (Bugün) Ankara'da 'Büyük Savunma Yürüyüşü' adı altında bir yürüyüş yapacak. Türkiye Barolar Birliği'nin organize edeceği yürüyüşe Türkiye'nin her yerinden avukatlar katılım sağlayacak. Yürüyüş öncesi açıklama yapan Rize Barosu eski Başkanı Avukat Hüseyin Karaahmetoğlu, yürüyüşün çok yerinde olduğunu belirterek, avukatların yaşadığı sorunları anlattı.
"SAC AYAĞINDAN UZAKLAŞTIRILIYOR"
Yapılacak adelet yürüyüşünün çok yerinde ancak geç kalınmış bir yürüyüş olduğunu belirten Avukat Hüseyin Karaahmetoğlu, "Avukatlar için adalet yürüyüşü aslında şu ana kadar yapılması gereken geçikmiş bir yürüyüş oldu. Avukatların çok ciddi sorunlarının olduğunu herkes biliyor. Barolar da bu konuda son derece hassas çalıştıkları için sessimizin duyulması, avukatların bazı haklarının kamuoyuyla paylaşılması noktasında bu yürüyüşün düzenleneceğini ve bunun da çok doğru olduğunu düşünüyorum. Avukatlık mesleği engellendiği ve kısıtlandığı, bazı kurumlar tarafından itibar görmediği sürece halkının sesinin kısıldığı, vatandaşın hakkının savunulamayacağı bir duruma dönüşüyor. Bu yürüyüşün çok anlamlı olduğunu düşünüyorum. Avukatların, yargı sürecinde daha eşit ve diğer 2 sac ayağına daha yakın olacağı şekilde bir düzenlemesinin yapılmasında yarar var. Ancak böyle bir düzenleme yerine daha da uzaklaştığını görüyoruz" diye konuştu.
"AÇIK DEĞİL GİZLİ ŞEKİLDE YAPILIYOR"
Avuklatın sadece adliyede değil birçok kurumda sıkıntı yaşadığını anlatan Avukat Karaahmetoğlu, "Avukatları itibarsızlaştırma gibi hareketlerin olduğunu görüyoruz. Son zamanlarda da bu çok arttı. Adliyelerde, kurumlarda farklı muamelelere maruz kalıyorsunuz. Avukat deyince sanki oranın üvey evladıymış gibi bir izlenim var. Avukata ön yargıyla yaklaşıldığı için avukatlar bu durumda çok rahatsız. İtibarsızlaştırma şeklinde gizli bir kampanyanın olduğunu görüyoruz. Avukatın sesini kısmak, hareket alanını daraltmak şeklinde bir mantık var. Bunlar açık şekilde değil gizli şekilde yapılıyor. Bu durumda avukatlık mesleğini icrası noktasında çok ciddi bir sorundur" ifadelerini kullandı.
GENÇ AVUKATLARA ÖNERİ
Hukuk fakültesi sayısının da çok fazla olduğuna dikkat çeken Avukat Karaahmetoğlu, "Bu kişiler mezun olunca iş bulma noktasında sıkıntı yaşanıyor. Devlet olarak bu gibi mesleklere iş bulma zorunluluğu olmadığı için mağduriyet ortaya çıkıyor. Yaklaşık 100'e yakın hukuk fakültesi var, bunların mezun verdiği kişi sayısını da hesaplarsak ciddi bir sayı ortaya çıkıyor. Çoğu iş bulamıyor. Bazı yerlerde asgari ücretle çalışıyorlar. 10 binlerce işsiz avukat var, bu durum da bizleri çok üzüyor. Avukat arkadaşlarımız bir ideal uğruna bu mesleği seçiyor. Ama mezun olduktan sonra iş bulması gerekiyor.  Bu ekonomik zorluklarda birkaç avukat ortak ofis açabilir, masraf kalemlerini paylaşarak sorunları bir nebze çözebilirler. Ancak hükümetin bu konuda bir çalışma yapması gerekiyor" diye konuştu.