Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Siren

Breaking News - Siren haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Siren haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

BAŞARILI, ÇOK YÖNLÜ VE VİZYON SAHİBİ BİR İŞ KADINI: GÜLAY KAMAZ Haber

BAŞARILI, ÇOK YÖNLÜ VE VİZYON SAHİBİ BİR İŞ KADINI: GÜLAY KAMAZ

Ekran önünden iş dünyasına, modadan güzellik sektörüne uzanan çok katmanlı bir kariyer… Zarafetle disiplini, estetikle etiği aynı potada buluşturan bir duruş… Gülay Kamaz, yalnızca yaptıklarıyla değil; nasıl yaptığıyla da dikkat çeken, çok yönlü ve vizyoner bir iş kadını. Bu özel röportajda; eğitim hayatından iş yolculuğuna, modaya bakışından estetik anlayışına, sosyal medyadan hayata dair prensiplerine kadar pek çok başlığı tüm açıklığı ve samimiyetiyle konuşuyoruz. Derya Özgören: Başarılı iş insanı Gülay Kamaz… Biz sizi tanıyoruz ama yine de sizden dinlemek isteriz. Kendinizi nasıl tanımlarsınız? Gülay Kamaz: Ben tipik bir İkizler burcu kadınıyım. Uzun bir eğitim hayatım oldu; İtalyan Lisesi, ardından İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi… “Acaba bilgisayar da mı öğrenmeliyim?” deyip Boğaziçi’ne gittim, sonra turizm-otelcilik okudum. Tüm bunların ardından direkt televizyon sektöründe çalışmaya başladım. Çok yönlü, meraklı, yerinde duramayan bir iş kadınıyım diyebilirim. Derya Özgören: Üç üniversite bitirmişsiniz. Peki iş hayatı nasıl şekillendi? Gülay Kamaz: Uzun yıllar televizyon sektöründe çalıştım, kendi programlarım oldu. Kurumsal tarafta da görev aldım ama sonra tekrar program tarafına döndüm. Eşim vesilesiyle güzellik sektörüne giriş yaptım. MOS Kuaförleri’nin Türkiye’de büyüme sürecinde; akademi kurulumundan franchising yapılanmasına kadar birebir çalıştım. Kuaförlük bir sanat ve büyük saygı gerektiriyor. Eşimi kaybettikten sonra ortaklık yapısında biraz geri planda kalmayı tercih ettim ve kendi işlerime odaklandım. Derya Özgören: Televizyon tarafı hiç kopmadı sanırım… Gülay Kamaz: Hiç kopmadı. Habertürk’te çalıştım. Spikerlerin kıyafetleri, saç-makyaj ekipleri bana emanet edildi. Orada aslında bugün yaptığımız işlerin temelini attım; ekip kurma, hizmet veren profesyonelleri doğru yerlere konumlandırma… Aynı zamanda güzellik sektörü de medikal estetikle çok büyüdü. Ben de danışmanlık vermeye başladım. Derya Özgören: Moda ve markalarla iş birlikleri de bu dönemde mi başladı? Gülay Kamaz: Evet. Giyim markaları, yeni girişimler derken birçok marka ile iş birlikleri yaptım. Örneğin Moët & Chandon’un Türkiye lansmanını moda ile birleştirdik. Nişantaşı vitrinlerini kapsayan büyük bir yılbaşı organizasyonu yaptım. Roberto Cavalli dahil birçok marka katıldı. Çok başarılı oldu ve ben bu tip konsept işlere devam ettim. Derya Özgören: Allservice süreci nasıl başladı? Gülay Kamaz: Ebru çok yakın arkadaşım. O farklı sektörlere geçiş yaptığı bir dönemdeydi. Birlikte üretim odaklı bir işe girelim dedi. Başta daha destek ekibi gibiydim ama süreç içinde operasyonel tarafı da öğrenerek aktif rol aldım. İyi polis-kötü polis dengesi kurduk diyebilirim. İşte eğlenmenin de çok önemli olduğuna inanırım. Derya Özgören: Sosyal medya bu işin neresinde? Gülay Kamaz: Instagram benim için başta tamamen eğlenceydi. Pandemide ciddi bir iş alanına dönüştü. Takipçi sayım çok yüksek değil ama organik. Markalar zaten sizi takip eden kitleye ulaşmak istiyor. Ayrıca yıllardır Toçev Vakfı ile sosyal sorumluluk projeleri yürütüyorum. Söyleşiler, etkinlikler… Orası benim evim gibi. Derya Özgören: Rol modeliniz var mı? Gülay Kamaz: Çok kitap okurum. “Bir mesleğin en iyisi kim, oraya nasıl gelmiş?” diye bakarım. En büyük ilhamım etik değerlerdir. Para değil, etik… Takım çalışması, emeğe saygı, kimseyi yok saymamak. Benim kırmızı çizgim budur. Derya Özgören: “Saygısızlığı not alırım” dediğinizi duymuştum… Gülay Kamaz: Doğru. Çünkü saygı benim için her şeydir. Çok çabuk unuturum, o yüzden not alırım. Unutursam kendime saygısızlık etmiş olurum. Bu annemden öğrendiğim bir duruştur. Derya Özgören: Ralli, tekvando… Oldukça hareketli bir geçmiş. Gülay Kamaz: Tekvando yaptım, ralliye co-pilot olarak katıldım. Kayak hayatımın sporu. Oğlum milli sporcu. Çok iddialı değildim ama çok eğlendim. Hayatımda hep “keyif alarak yapmak” vardı. Derya Özgören: Instagram’daki filtre dünyası hakkında ne düşünüyorsunuz? Gülay Kamaz: Filtrelerle eğleniyorum ama saklamıyorum. Filtreli fotoğraf koyup ardından filtresiz video paylaşıyorum. Sorun, insanların filtreli hâllerine inanması. Bu çok tehlikeli ve psikolojik olarak zararlı. Yalanla başlayan ilişkiler bana çok mantıksız geliyor. Derya Özgören: Estetikle ilişkiniz nasıl? Gülay Kamaz: Çok erken yaşta tanıştım. Annem çok güzel bir kadındı ve bakıma çok önem verirdi. Küçük dokunuşlara inanıyorum. Ama ifade bozan işlemlere hayır. Estetik benim için gençleşmek değil, daha iyi hissetmek. Derya Özgören: Tarzınızı nasıl tanımlarsınız? Gülay Kamaz: Muhafazakâr ve mono. Tek renk giyerim. Renk uyumu, aksesuar uyumu benim için çok önemli. Aynı elbiseyi yıllarca aynı şekilde giyebilirim. Casual tarzı da çok severim ama orada da takım ve bütünlük şart. Derya Özgören: Asla giymem dediğiniz şeyler var mı? Gülay Kamaz: Var. Kısa pantolon-bot kombinasyonu mesela… Renk uyumsuzluğu… Aksesuar uyumsuzluğu… Bana göre değil. Derya Özgören: Beğendiğiniz tasarımcılar? Gülay Kamaz: Siren, Yıldırım Mayruk, Canan Yaka… Couture konusunda Türkiye çok güçlü. Machka’yı da çok severim. Son dönemde Dilara Fındıkoğlu’nu da çok başarılı buluyorum. Derya Özgören: Kadınlara ne önerirsiniz? Gülay Kamaz: Kendinize vakit ayırın. Yerine göre giyinin. Konforu öncelik alın. Dolabınızda sizi her zaman kurtaracak temel parçalar olsun. Şık olmak rahatsız olmak değildir. Kendinizi iyi hissettiğiniz kıyafet en şık kıyafettir. Derya Özgören: Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı? Gülay Kamaz: Araştırmacı bakışın ve detayları yakalama yeteneğinle çok güzel sorular sordun. Çok teşekkür ederim. Derya Özgören’le Derya’ca Moda

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.