Okçulukta olimpiyat madalyası sistemli çalışmayla geldi

Okçulukta 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları'nda Mete Gazoz'un altın madalya başarısı, 2013'te başlatılan "Olimpiyatın Gençleri" adlı gelişim programı sayesinde beslenmesinden sosyal hayatına, antrenmanına kadar sistemli şekilde çalıştırılmasıyla geldi.

Okçuluk Milli Takımlar Teknik Direktörü Yusuf Göktuğ Ergin, milli takımın kamp yaptığı Antalya'da AA muhabirine yaptığı açıklamada, 100 yıldan bu yana hayali kurulan okçulukta olimpiyat madalyasının sırrının 2013'te başlattıkları "Olimpiyatın Gençleri" adlı Milli Takımlar ve Altyapıda Gelişim Programı olduğunu dile getirdi.

Proje kapsamında Mete Gazoz gibi 13-14 yaşlarındaki 16 sporcu belirlediklerine değinen Ergin, o dönem çocuk olan sporcuları profesyonel sporcu gibi yaşamaya alıştırdıklarını söyledi.

Sporcuların antrenman planlamalarının yanı sıra beslenmelerini, zihinsel ve fiziksel hazırlıklarını, özel hayatlarını düzene soktuklarını aktaran Ergin, "Bazen yasaklar koyduk bazen de onlara serbest alanlar oluşturduk. Yılın 210 gününde kamp yaptık. Bu kampın ardından 110 günlük yarışma sezonuna giriyorduk. Yılın 330 günü bu çocuklar günlerini okçulukla geçiriyordu." dedi.

Ergin, kamp süresince sporcuların aileleriyle ilişkilerini, eğitimlerini hiç kesmeden sürdürdüklerini belirterek şöyle konuştu:

"Sporculara antrenör olacak seviyede eğitimler verdik. Okçuluğu bıraktıklarında bizler gibi sporcu yetiştirmelerini istiyoruz. Uluslararası arenada bir takım kurullarda görev yapmalarını sağlayacak düzeyde yabancı dil bilmelerini de sağlayan tüm yönleriyle düşünülmüş bir gelişim programını uyguladık. Programla sporcularımız hep geliştiler. 2013'ten bu yana 201 uluslararası madalya kazandık. Sistemli bir çalışmanın sonunda olimpiyat madalyasını da ülkemize kazandırdık. Bu çok büyük bir gurur."

Ülkelerin bu programın işleyiş süreci hakkında kendilerinden bilgi aldığına dikkati çeken Ergin, "Bizimle bütün ülkeler ortak kamplar düzenlemek istiyor. Bu kamplara gelen takımlar programımız hakkında bilgi aldı. Avrupa'da şu anda 4-5 ülke bizim gibi bir sistemi oluşturmanın yollarını arıyor. Madalyanın gelmesi de bu sisteme olan inancı artırdı. Sistemin uygulamasının zor olduğunu düşünen İngiltere ve Almanya gibi ülkeler de bizden aldıkları bilgilerle programı kendilerine nasıl entegre edeceklerini düşünüyorlar." ifadesini kullandı.

Ergin, bundan sonraki süreçte de olimpiyatlarda yaşadıkları küçük şanssızlıklardan ders alarak dünyada okçulukta söz sahibi bir ülke olarak çalışmalarını sürdüreceklerini sözlerine ekledi.