Türk Dizilerinin Etkisi, Arap Turistlerin Damak Zevki ve Anadolu Misafirperverliği:

Ataşehir'de gastronomi ve eğlenceyi birleştiren bir ocakbaşı işletmesi olan Akın Gültekin, Türk dizilerinin Ortadoğu’daki etkisini işine yansıttığını belirtirken, Türk mutfağının tanıtımı için daha fazla yatırım ve etkinlik gerektiğini söyledi.

Haber Giriş Tarihi: 28.09.2025 15:23
Haber Güncellenme Tarihi: 28.09.2025 15:23
breakingnews.com.tr

Ataşehir’de gastronomi ve eğlenceyi bir araya getiren bir ocakbaşı… İşletmenin sahibi Akın Gültekin, hem Türk dizilerinin Ortadoğu’daki etkisinin sektöre yansımalarını hem de Türk mutfağının dünyaya açılması için yapılması gerekenleri anlattı.

“Ocakbaşı kültürünü yaşatmak istiyoruz”

Uzun yıllardır mutfakla iç içe olduğunu söyleyen Akın Gültekin, mekânın kuruluş hikâyesini şöyle anlattı:

“Ben gastronomi ve eğlenceyi bir arada sunmayı seven biriyim. Özellikle ocakbaşı kültürüne büyük tutkum var. Ataşehir’de bu mekânı kurarken amacımız sadece yemek sunmak değil; misafirlerimize samimi bir Anadolu misafirperverliğiyle beraber müzik, sohbet ve lezzeti aynı anda yaşatabileceğimiz bir ortam yaratmaktı.”

Ortadoğu’dan gelen turistler sofraları Türk dizilerinde gördü

Türk dizilerinin Ortadoğu’da yarattığı ilginin işlerine doğrudan yansıdığını belirten Gültekin, “Son yıllarda Ortadoğu’dan gelen misafirlerimiz, dizilerde gördükleri sofraları, eğlenceleri ve atmosferi bizde bulmak istiyorlar. Bu da menümüze ve mekânın havasına olan ilgiyi artırdı” dedi.

En çok fıstıklı kebap tercih ediliyor

Arap turistlerin damak zevki hakkında da bilgi veren Gültekin, “En çok ciğer ve fıstıklı kebap öne çıkıyor. Fıstıklı kebap bizim imzamız haline geldi. Bunun yanında kuzu şiş ve mezelerimiz de çok tercih ediliyor. Sofranın zenginliğini ve paylaşma kültürünü çok seviyorlar” diye konuştu.

Atmosfer ve müzik en güçlü yanımız

Gültekin, turistlerin ilgisinin sadece yemekle sınırlı olmadığını, mekânın atmosferinin de büyük rol oynadığını vurguladı:

“Müzikli bir ocakbaşı olduğumuz için misafirlerimiz sadece yemek değil, aynı zamanda eğlence ve kültürel bir deneyim yaşıyor. Türk müziği, sıcak ortam, masadaki samimiyet… Bunlar çok dikkat çekiyor.”

Sağlıklı seçeneklere talep artıyor

Son dönemde sağlıklı beslenme taleplerinin de arttığını belirten Gültekin, “Menümüzde ızgara sebzeler, yoğurtlu mezeler, daha az yağlı et seçenekleriyle bu beklentilere cevap veriyoruz” dedi.

“Kebapçımızı ülkelerine götürmek istediler”

Yaşadıkları ilginç bir müşteri deneyimini de paylaşan Gültekin, “Bir yabancı misafirimiz kebaplarımızı çok beğenip aşçımızı ülkesine götürmek için ciddi bir teklif yapmıştı. Biz teşekkür ettik ama bizim için gurur verici bir andı” dedi.

Türk mutfağı için daha çok tanıtım şart

Türk mutfağının dünyaya açılması konusunda daha çok tanıtıma ihtiyaç olduğunu söyleyen Gültekin, “Gastronomi turizmine daha çok yatırım yapılmalı, yurt dışında etkinlikler düzenlenmeli. Genç şefler desteklenmeli, uluslararası festivallerde daha görünür olmalıyız” önerisinde bulundu.

Gelecek planları

Restoranın gelecekteki konumlanmasına dair konuşan Gültekin, “Şu an için önceliğimiz Ataşehir’deki mekânımızı geliştirmek. Ama ileride franchise ya da farklı şehirlerde yeni şubeler açmayı planlıyoruz” dedi.

Türk mutfağını en iyi anlatan lezzet

Son olarak turistlere önerisini paylaşan Gültekin, “Hiç düşünmeden bütün mezelerimiz derim. Çünkü hem ocakbaşı kültürünü hem de yöresel farklılıkları içinde barındırıyor. Yanına güzel bir müzik ve samimi bir atmosfer eklenince Türk mutfağını en iyi anlatan deneyim ortaya çıkıyor” ifadelerini kullandı.