"Türkiye'nin tanıtımını çok kötü yapıyoruz" Uzun yıllar Türk Hava Yolları'nda çalışan Fahri Kültür Elçisi Sevil Ören Konakçı, kendisini Türkiye turizmine adayan başarılı bir isim... Hayata geçirdiği projelerle Türkiye'yi dünyaya tanıtan Konakçı Çanakkale Güzelyalı’da bulunan İris Otel’de Breaking News Turkey’den Elif Tayhan’a özel açıklamalarda bulundu. Konakçı yaptığı açıklamada, Türkiye'nin tanıtımı konusunda ciddi eksikliklerin olduğuna dikkat çekti ve şunları söyledi, "Türkiye'nin uluslararası platformlarda tanıtımını çok kötü yapıyoruz. Bazı İngilizce broşürleri biz düzeltiyoruz" dedi. 20 sene Türk Hava Yolları'nda çalışan Fahri Kültür Elçisi Sevil Ören Konakçı, hayata geçirdiği ulusal projelerle Türkiye'nin tanıtımına da katkı sağlıyor. Konakçı, Zeytin Barış Yolu ve Zeytin Barış Parkları projesi ile Çanakkale, Avusturalya ve Yeni Zelanda arasında bir bağ kurulmasını sağlayan başarılı bir isim... Bölgesel tanıtımların önemine dikkat çeken Konakçı, Türkiye'nin turizm cenneti olduğunu ancak uluslararası platformlarda çok kötü tanıtıldığını belirterek, önemli uyarılarda bulundu. "BU PROJE İÇİN ÇOK ÇALIŞTIM" Türk Hava Yolları'nın kendisi için bir üniversite olduğunu anlatan Konakçı, "Basit bir memur olarak girdim, Dış İlişkiler Müdürü olarak çıktım. 1997 yılında ilk kez Gelibolu'daki Anzak törenlerine katıldım. Avusturalya, Yeni Zelanda ve Türkiye arasında bir köprü kurulması gerektiğini hissettim. Onun için tanıtım projelerine başladım. Zeytin Barış Yolu Projesi'ni geliştirdim. İlerde gençlere eğitim, ticari bir iş birliğini getirmek istedim. Sonra 2000 yılında Ürdün'de düzenlenen bir zirveye katıldım. Dünyanın barış parkı ilan ediliyordu, 'Neden Gelibolu değil' diyerek oraya gittim. Orada bir kapanış konuşması yaptım, 'Neden Gelibolu' olması noktasında konuştum. Atatürk'ün 'Yurtta Sulh, Cihazda Sulh' sözleriyle bir konuşma yaptım. Çok beğenildi, proje yapmam istendi. Bu proje için çok çalıştım zaman içerisinde bazı şeyleri yapmak çok zor olduğu için proje durdu. 4 sene evvel Avusturalya'da önemli bir isim beni buldu ve "20. yılımızda Gelibolu'da bir şeyler yapabilir miyiz?' diye sordu. Ancak o dönem pandemi çıktı ve bir şey yapamadık. Daha sonra Urla'da bir zeytin müzesi açılmıştı. Avusturalya'ya gitmeden oranın açılışına katıldım ve orada Avusturalya, Türkiye ve zeytin konusunda iş birliği hakkında bir konuşma yaptım. Avusturalya ve Türkiye arasında güzel bir iş birliği başladı, Belediye Başkanı Tunç Soyar devreye girdi ve bir birim kuruldu. Bu proje büyüdü" ifadelerini kullandı. "ULUSLARARASI TANITIMLARI ÇOK KÖTÜ YAPIYORUZ" Zeytin Barış Yolları projesinin Türkiye'yi bir ağ gibi öreceğini ifade eden Konakçı, "Bu proje Barış Parkları projesi ile birleşecek. Barış Parkları da interaktif olacak içerisinde aktivite, müzik festivali, ağaç dikimi gibi etkinliklerle canlı olacak. Böylece Zeytin Barış Yolu'ndaki köyler kalkınacak. Proje sayesinde 3 ülkede zeytin iş birliği yapılacak ve gençlere yeni ufuklar açılacak. Barışa bir zeytin dalı uzatıyoruz. Dünyanın şu andaki kaosuna iyi bir mesaj olacaktır. Yine Avusturalya'daki gençler, Çanakkale'yi tanıyacak. Bölgesel tanıtımın çok önemli olduğunu düşünüyorum. Türkiye'nin uluslararası platformlarda tanıtımını çok kötü yapıyoruz. Bazı İngilizce broşürleri biz düzeltiyoruz. Çok kötü fotoğraflarla tanıtım yapılmaz. Dijital ve sanal platformlarda, çok iyi bir lisan bilgisiyle, ne yaptığını bilen, ne anlattığını bilen kişilerle tanıtım çalışmalarının yapılması gerekiyor" dedi. "LİSAN BİLMEYEN İNSANLARI GÖNDERMEYİN" Kültür Bakanlığı'nın çok iyi bir danışmanlık müessesine ihtiyacı olduğunu belirten Konakçı, "Bu yabancılardan oluşsa daha iyi olur. Çünkü biz, bizim sevdiğimiz şeylerin yurt dışında sevildiğini zannediyoruz. Ama hayır öyle olmuyor, yabancı başka şeyleri de görüyor. Arkeolojiyi, sanatı, dini yapıları görmek ve bilmek istiyor. Ülkemizde çok şey var, arkeoloji yerden domates gibi fışkırıyor. Bu inanılır gibi değil, bunların bir kısmını bölgesel olarak tanıtsak çok yol alırız. Deniz, kum ve güneş, herkes bunlara doydu. Ben Kültür Bakanı olsaydım ilk olarak zeytin olayını ayakta tutardım. Zeytin yolunda arkeolojik alanları araştırırdım ve o yönüyle tanıtımlar yapardım. Çok zengin bir mirasımız var, bu zenginliklerin kıymetini bilmeliyiz. Yine mezarlıklarımız çok önemli, hepsi birer anıt mezar... Onların hepsi korunmalı. Kendimizi biraz parlatmalıyız. Yurt dışı temsilciliklerimiz çok önemli, lisan bilmeyen ve kültürden haberi olmayan insanları buralara yollamamalıyız. Bunlar olacak iş değil" ifadelerini kullandı. "BAKANLIKTAN DESTEK İSTERİM" Zeytin Barış Yolları projesi için çağrı yapan Sevil Ören Konakçı, "Bu konuda el ele çalışmak çok faydalı olur. Zeytin Barış Yolları ve Zeytin Barış Parkları projesi çok önemli, bu konuda ülkemin bakanlığından destek bekliyorum. İş birliği içerisinde olursa çok daha iyi yol alırız. Çanakkale'nin tanıtımı yapıyoruz. Çünkü Çanakkale turizm ve kültür alanında bir kaldıraç olacak bir ruha sahip... Bunu parlatmaya ve ortaya çıkarmaya çalışıyorum. Zaten elimizde Gelibolu Savaşları gibi önemli bir durum var, Anzaklar, Avusturalya, Yeni Zelanda... Bunları harekete geçirmek için uğraşıyorum. Çok olanı parlatıp, göz önüne sermeye çalışıyorum. Buna da Çanakkale'den başlıyorum" dedi.